Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | trip on something v. | bir şeye takılmak | ||
Tom tripped on something. Tom'un ayağı bir şeye takıldı. More Sentences |
Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | trip on (someone or something) v. | (birine/bir şeye) takılıp düşmek | ||
Watch your step, or else you will trip on the baggage. Adımınıza dikkat edin, yoksa bavullara takılıp düşersiniz. More Sentences |
||||
Phrasals | trip on (someone or something) v. | (birine/bir şeye) ayağı takılmak | ||
Idioms | ||||
Idioms | be on a guilt trip about something v. | bir konu hakkında kendini çok suçlu hissetmek | ||
Slang | ||||
Slang | trip on (something) v. | (bir uyuşturucunun) etkisinde/kafasında olmak | ||
Slang | trip on (something) v. | (bir uyuşturucu) tribi yaşamak | ||
Slang | trip on (something) v. | (bir uyuşturucu) etkisinde sesler duymak/halüsinasyonlar görmek |